15 Nisan 2008

Güzeldere Şelalesi

Şelaleler ziyaretimiz mevsimi kaçırmadan devam ediyor. Aslında geç bile kalındı diyebilirim. Bu sene yağışlar iyi ama havaların bu kadar hızlı ısınması karların da hızlı erimesini sağladı. Geçen gittiğim Erikli Şelalesinin derenin suyu öyle azalmıştı ki, bir kolu şu anda kurumuş bile durumda.

Bu hafta yeşil Düzce'nin Güzeldere Şelalesini ziyaret ettik. İstanbul'da (Tuzla) 159 KM uzaklıkta olan Düzce'den TEM kavşağından sonra 28 KM keyifli bir yolla Güzeldere Şelalesine erişilebiliniyor. TEM'den Düzce sapağından çıktıktan sonra Gölyaka tarafına dönülerek ve levhalar izlenerek Güzeldere Şelalesine erişmek mümkün.

Düzce TEM Kavşağından sonraki Harita:


Gezi Künyesi:

Tarih: 12.Nisan.2008
Mesafe: 189 KM (İstanbul-Düzce TEM Gişeler: 159 KM, TEM'den Şelale : 28 KM)
Rakım: 618 metre
Şelale Yüksekliği: 120 metre

Güzeldere Şelalesine erişmek için TEM gişelerden sonra 28 KM yol alınıyor ama bu yolu bol bol seyirle geçiyor. Yukarı tırmandıkça Efteni Gölü'nün tamamına hakim bir manzara sizi karşılıyor. Ancak asıl etkileyici olan derin ve yüksek vadiden kıvrımlarla ilerleyen yol. Burası da Doğu Karadeniz'in yerleşimini görmek mümkün. Zaten yöre haklının ağırlıklı Gümüşhane'li olduğu söyleniyor. Özellikle tırmanış yolundaki yüksek vadi manzarası görülmeye değer.

Sonunda yol bizi Güzeldere şelalesine inilecek çayırlığa getiriyor. Aslında ilk gördüğüm manzara beni üzüyor. Burası aslında klasik mesire alanı. Anlayacağınız hani doğa ile başbaşa kalayım diyebileceğiniz bir yer değil. Ancak çevrenin temizliği, bakımlı olması bir nebze bunu hafifletiyor. Sonuçta güzel bir piknik alanı.



Girişte görevli giriş ücreti olan 5 YTL'yi alıyor ve çöp poşetini elinize tutuşturuyor. Aslında tebrik etmek lazım. Çok anlamlı bir mesaj veriliyor. Akşamleyin konaklamak için 5 tane ahşap yapı bulunuyor. Gecelik ücreti 125 YTL. Fiyat çok ekonomik değil ama 6 kişi kalınan bu ahşap yapılarda bir aile kaldığı zaman ekonomik duruma gelebiliyor. Çayırlık alanın girişinde birde Restaurant bulunuyor. Yiyecek, içecek ihtiyacınızı buradan giderebilirsiniz. Yanınızda su getirmenize ise gerek yok. Pek çok çeşmeden içimi güzel su akıyor.

Güzeldere şelalesine ulaşmak için çayırlıktan 81 metre aşağı inen yolu takip etmek gerekiyor. Aşağı inerken iniş kolay ama dönüş yolunu yavaş yavaş almak gerekiyor.

Şelale yolundan bir kare:
Şelale'nin sesini dinlemeye çalışıyorum ama sesi çokda güçlü gelmiyor önceleri. Bu ağaç yoğunluğunda suyun sesi kesiliyor. Çevrede köpekleri görünce Biblo'nun tasmasını takmanın önlemli olacağını düşünüyorum. Bu sefer koştura koştura yoldan ilerliyemiyor.
Güzeldere Şelalesi iniş yolunda görmeye başlıyoruz. Bu noktadan itibaren şelale suyunun 120 metreden dökülüşünü izlenebiliyor.



Şelalenin serinliğini ve yağmurunu hissetmek için en aşağıya şelalenin yanına inmek gerekiyor. İniş yolundaki sıcak ve yoğun oksijenden sonra şelalenin verdiği serinlik rahat bir nefes almamızı sağlıyor. Biblo ise bu noktada geri dönelim moduna giriyor. Fotoğraflarımızı çektikten sonra fazla oyalanmadan geri dönüşe başlıyoruz.

Güzeldere Şelalesi güçlü bir şelale değil, ancak tül tül akışı ve yüksekliği etkileyici. Şelaleye iniş yolu ise gözümüzün yeşile doymasını sağlıyor. Çayırlık alan ise piknik için ideal ama doğa ile başbaşa sessizlik içinde dinlenmek isteyenler için çok da uygun değil.

Şelale'nin hemen yukarısında yaylalar yer alıyor. Ancak yola henüz dozer'in girmediği ve kötü olduğu uyarısını alınca denemekten vazgeçiyoruz. Bu yaylaları bir sonraki bu tarafa yolculuğumuzda ziyaret etmek üzere İstanbul'a dönüş yolculuğuna geçiyoruz.

Hiç yorum yok: